Mevzuat.com

Mevzuat ve Yargı İçtihatları İçin Başvuru Kaynağı


   

- Yargıtay 2. ve 18. Hukuk Dairelerine Ait 3 Adet Karar

Dokümanın Başlığı
:
- Yargıtay 2. ve 18. Hukuk Dairelerine Ait 3 Adet Karar
Kanun / Karar No
:
Kabul Tarihi
:
1 Kasım 9999
Resmi Gazete Tarihi
:
4 Mayıs 2006
Resmi Gazete Sayısı
:
0
Resmi Gazete Görüntüsü
:


YARGITAY KARARLARI

Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden:

Esas No : 2005/19712

Karar No : 2006/4480

İncelenen Kararın :

Mahkemesi : Yalvaç Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

Tarihi : 23/3/2005

Numarası : 2005/60 - 2005/62

Davacı : Turan Anıl

Davalı : Elmas Anıl

Dava Türü : Tenfiz

Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Davacı vekilinin davalı aleyhine açtığı davada, boşanmaya ilişkin FransaPotiersAile İşleri Hakimliğinin 26/10/2004 tarih ve 04/00744 sayılı kararınıntenfizinekarar verilmesini istediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.

2675 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 37. maddesindetenfizdilekçesine eklenecek belgeler belirtilmiş olup, bu hükme göre yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı ve onanmış tercümesi ile, ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı ve belge ile onanmış tercümesinin dilekçeye eklenmesi zorunlu olduğu halde, bu hususlara uyulmayarak fotokopi ileyetinilmesiusul ve yasaya aykırıdır.


SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ilehükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 30/3/2006

-- • --

Yargıtay 18. Hukuk Dairesinden:

Esas No: 2006/562

Karar No : 2006/1634

YARGITAY İLAMI

DavacıCevatKarabayvd. ile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada Reşadiye Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay'ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 27/4/2004 günlü ve 2003/200 esas, 2004/74 karar sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Cumhuriyet Başsavcılığının 23/1/2006 gün ve Hukuk 2005/203241 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı dava dilekçesinde, ölmüş olan babasının nüfus kütüğünde yazılı olan Durmuş adının Ahmet Durmuş olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Aile Nüfus kayıt tablosu içeriğinden davacıCevatKarabay'ınbabası Durmuş'un 1320 doğumlu olarak 29/1/1944 tarihinde nüfusa tescil edildiği ve 14/6/1977 günü öldüğü, davacının baba adının da Durmuş olduğu anlaşılmaktadır.

Özel hukuk açısından ad, kişiyi tanıtan ve onu diğer bireylerdenayırmayayarayan bir kavramdır. Kendine özgü kişiliği veözvarlığıolan her birey, başkalarından adıyla ayırt edilir, toplum ve ailesi içinde bununla yer alır. Onun içindir ki her kişinin bir adının olması ve adının nüfus siciline yazılması yasayla zorunlu kılınmıştır. Bu zorunluluk aynı zamanda kişinin yaşamıyla özdeşleşen ve kişiliğinin ayrılmaz bir öğesini oluşturan adını özgürce seçmesi ve onunla tanınması için kendisine tanınmış bir temel kişilik hakkıdır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile güvence altına alınmış olan adın, kişilik hakları içerisinde taşıdığı önemigözönündebulunduran 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasında kişiliği korumaya ilişkin hükümlerleyetinilmeyip(m.23-25), onu ayrıca düzenlemek yoluna gidilmiştir (m.26-27). Buna göre anılan Yasanın 27.maddesi hükmü uyarınca adın değiştirilmesi, ancak haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir ise de kişiye sıkı sıkıya bağlı olan ad üzerindeki bu hakkı, kişinin kendisinden başkası kullanamaz.


O halde somut olayda, yaşamı süresince nüfus kütüğünde yazılı (Durmuş) adını taşıyıp bu adla öldüğü anlaşılan kişinin (babanın) adının değiştirilmesi istemiyle davacı (oğlu) tarafından açılan davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddi gerekirken, mahkemece işin esasına girilerek istem gibi hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı görülmüştür.

Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 2/3/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

-- • --

Yargıtay 18. Hukuk Dairesinden:

Esas No: 2006/1630

Karar No : 2006/2716

YARGITAY İLAMI

Davacı ÖzkanÖztürkile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada Göle Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay'ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 18/10/2005 günlü ve 2005/12E 159 K. sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Cumhuriyet Başsavcılığının 27/2/2006 gün ve Hukuk-12849 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Mahkemece, davacı ÖzkanÖztürk'ünnüfus kaydında 12/10/1974 olan doğum tarihinin 12/10/1980 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Dosyaya getirtilen aile nüfus kaydı içeriğinden, davacının babasının 17/2/1979 tarihinde öldüğü görülmektedir. Düzeltilen doğum tarihine göre davacı babasının ölümünden 1 yıl 7 ay 25 gün sonra doğmuş olmaktadır.


Nüfus kaydında yapılacak olan düzeltmeninyada değişikliğin diğer kayıtlarla (özellikle ilgilinin annesinin babasının ve kardeşlerinin kayıtlarıyla) çelişki yaratmamasına özen gösterilmesi gerekirken, mahkemece böyle bir sonucu doğuracak biçimde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle Cumhuriyet Başsavcılığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun427. maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 4/4/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.



SORUMSUZLUK BEYANI: Mevzuat.com başta Resmi Gazete olmak üzere çeşitli kaynaklardan içerik temin etmektedir. Bu içeriğin temini sırasında ve sonrasında Mevzuat.com'da yer alan bilgilerde: yanlışlıklar, hatalar, eksiklikler bulunabilir; eklemeler, çıkartmalar, güncellemeler, parçalara ayırmalar, içeriğin bölünmesi, format değişiklikleri, özetlemeler, yazılım/kod ilavesi, yapılmış olabilir; bilgiler güncel olmayabilir. Mevzuat.com hiçbir şeyi garanti etmemektedir, sorumluluk almamaktadır. Hangi sebeple olursa olsun Mevzuat.com'un ve içeriğinin kullanımı sebebiyle doğabilecek zararlardan Mevzuat.com, Mevzuat.com'un sahipleri ve çalışanları sorumlu değildir. Mevzuat.com'un ve içeriğinin kullanımı tamamen kullanıcının / ziyaretçinin vs. isteğine bırakılmıştır ve oluşabilecek zararlardan ve her türlü riskten söz konusu kullanıcılar / ziyaretçiler vs. sorumludur. Mevzuat.com kullanıcıları / ziyaretçileri vs., Mevzuat.com'u ve içeriğini kullandığı an bu koşulları ve sorumsuzluk beyanını baştan itibaren koşulsuz kabul etmiş sayılır. Bu koşulları ve sorumsuzluk beyanını kabul etmiyorsanız Mevzuat.com'u ve içeriğini hiçbir şekil ve surette kullanmayınız, kullandıklarınızı imha ediniz ve siteyi hemen terk ediniz. Mevzuat.com bu beyanı değiştirme hakkını elinde tutar. (Son güncelleme tarihi: 5 Nisan 2018)